5.09.2008

keçiyi...

keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur
gözümün önüne geliyor keçi
hala cıvıl cıvıl gözlerinin içi
ağzında ecel yeşili
körpe ıslak
ezilmiş yırtılmış bir çift yaprak
uçurumun dibinde incecik bir su
tatlı mı tatlı duru mu duru
açmış kocaman gözlerini
düşünür su
canlıyken ne kadar hafifti keçi
şimdi ne kadar ağır

bi' an onbir

1996 - 2003
"bazen beni sabaha karşı uyandırırdı. 'hemen gitmemiz lâzım' diye. gelip evin karşısındaki duraklarda beklemeye başlardık. şarap almış olurdu. her an çıkacakmışsın gibi... sadece bir an için. sonra çıkardın ve biz giderdik. orada, o evin karşısında o kadar çok sabahladık ki..."

bi' an on

"ben aslında 'rönt'ü çok severim ki. sen?"
"e, ben de"
2003-4-5.